Felsefe, çevre, politika, futbol, mutlaka ama mutlaka sinema. Biraz ondan, biraz bundan, canı istedikçe çıkan blog. Hayata dair ama tabii ki bana ait. Evet, isyan!

Salı, Ocak 30, 2007

Demek ki

Kendimi onun yanında çok acemi ve toy hisseder, bu yüzden de olduğumdan daha becereksiz davranırdım.
Hayatın sandığımızdan daha derin, dünyanin daha anlamlı bir yer olduğunu hissetmek için insanın gece yarisi çarpan pencerelerin gürültüsü, perdeler arasından karanlık odanın içine esen bir rüzgar ve gökgurültüleriyle uyanması mi gerekiyor?

2 yorum:

daphnemor dedi ki...

Onun yanında yürürken, her aksam aynı kaldırım taşına takılmak ve sendelemek. Benim çocukluğumun onun yanında güvende olması. Onun sıcak gülüşünün kulaklarımdan kalbime akması, benim sadece dudaklarımda kalan onun çocuk gülümsemesi...

Nisa dedi ki...

"Kendimi onun yanında çok acemi ve toy hisseder, bu yüzden de olduğumdan daha becereksiz davranırdım."

Sonra neden böyle kolay manipüle olduğumu/edildiğimi düşünüp kendime kızardım.