Felsefe, çevre, politika, futbol, mutlaka ama mutlaka sinema. Biraz ondan, biraz bundan, canı istedikçe çıkan blog. Hayata dair ama tabii ki bana ait. Evet, isyan!

Pazartesi, Temmuz 07, 2008

görüntü/imge

Görüntü asla basit bir gerçeklik değildir. Sinemanın görüntüleri öncelikle bir işlemdir, söylenebilir olan ile görünebilir olan arasındaki birtakım ilişkilerdir, neden ile sonuç ve önceyle sonrayla oynamanın birer tarzıdır. Bu işlemler farklı görüntü-işlevlerini [fonctions-image], yani image [görüntü/imge] sözücğünün farklı anlamlarını devreye sokarlar. Bu şekilde iki sinematografik plan ya da sekans farklı bir görüntü rejiminden [imagéité] ileri geliyor olabilir. Ve diğer yandan, bir sinematografik plan, bir roman cümlesinin ya da tablonun ait olduğu görüntü rejimine bağlı olabilir. İşte bu yüzden Eisenstein sinematografik montaj modellerini El Greco ya da Piranèse'de olduğu kadar Zola'da ya da Dickens'ta arayabilmiş, Godard ise Elie Faure'nin Rembrandt resmine ilişkin sözleriyle bir sinema methisyesi yaratabilmiştir.

(Jacques Renciére, Görüntülerin Yazgısı, Versus Yayınları)

Hiç yorum yok: