Felsefe, çevre, politika, futbol, mutlaka ama mutlaka sinema. Biraz ondan, biraz bundan, canı istedikçe çıkan blog. Hayata dair ama tabii ki bana ait. Evet, isyan!

Pazartesi, Aralık 19, 2005

Hezayan algoritması

Aslındaki yukarki başlığı linç algoritması olarak da değiştirebiliriz. Türkiye'de son zamnalrda gelişen olaylarda baktığımızda aslında bir şeylerin de yapılma mantığının, yapılırken de bir algoritması olduğundan bahsedebilirz. Genelde olaylar şöyle gelişiyor:
1) Türklere hakaret ya da saldırı.
2) Türkiye topraklarında geçebilecek bir rövanş imkanı
3) Toplumu bu rövanşa psikolojik olarak "fazlasıyla" hazırlama, insanlardaki milliyetçi damarı sonuna kadar sömürme, aykırı sesleri susturma., tüm toplumu bir intikam robotu haline getirme.
4) Beklenen rövanş
5) Misliyle mukabele
6) Mukabelenin mislinin fazla kaçtığını fark etme
7) Uluslararası toplumun tepkileri
8) Olup bitenleri uluslararı toplumdan saklama çabaları.
9) Oradan buradan sızan Türkiye'yi suçlayıcı kanıtlar
10) Birkaç kişinin yem edilmesiyle suçtan kurtulma çabası
11) Sözkonusu kanıtları yayınlayanları linç etme tasarımları, tehditleri
12) Uluslararası toplumla pazarlığa oturma
13) Pazarlık sonucu başına çok büyük bir bela açılmayacağını fark etme
14) Türk toplumuna dönüp "her şeyin millet için yapıldığını" anlatma ve aykırı seslere gözdağı verme.

İlk anda İsviçre milli maçı sonrası hezayan mantığı gibi gözükse de ne kadar çok şeye uygulanabiliyor, değil mi?
Alıntıdaki yazının tamamı:http://www.birikimdergisi.com/birikim/
makale.aspx?mid=73"

Hiç yorum yok: