Felsefe, çevre, politika, futbol, mutlaka ama mutlaka sinema. Biraz ondan, biraz bundan, canı istedikçe çıkan blog. Hayata dair ama tabii ki bana ait. Evet, isyan!

Cuma, Nisan 27, 2007

tanrı'nın 9 milyar adı

“Tanrı’nın 9 Milyar Adı”, Arthur C. Clarke’ın 1953 yılında yayınlanmış o zamanlar oldukça ün kazanmış bir kısa hikayesinin adı. Hikaye Tibet’te geçiyor. Bir Budist manastırında rahipler 300 yıldır tek bir proje üzerinde çalışıyorlardır: Tanrı’nın tek ve gerçek adını bulmak. Bunun için kendilerine ait bir sistem geliştirmişlerdir. Eğer Tanrı’nın yazılabilecek tüm olası kombinasyonlarına ulaşırlarsa, ki bunlardan yaklaşk 9 milyar tane vardır, olasılıklardan bir tanesi Tanrı’nın gerçek adı olacaktır. İnanışlarına göre Tanrı’nın adı dokuz harfi geçmeyecektir ve yine kendi dillerinin özelliğinden aynı harften üç tanesi yan yana gelemeyecektir. İşlerinin zorluğundan ve kendi hızlarına göre 15 bin yılda bitirebilceklerini düşündüklerinden olacak kendilerine tüm olası kombinasyonları yazabilme yeteneğinde olan bir bilgisayar almaya karar veriyorlar. Bu iş için de hem bilgisayarı yüklenmesini, hem de programı yazdırabilmek için iki Amerikalı programcı kiralıyorlar. Başlarda neyin peşinde olduklarını bilmeyen programcılar işlerinin bitmesine yakın gerçeği öğreniyorlar. Tanrı’nın olası tüm 9 milyar ismi yazıldıktktan sonra evrenin sonu gelecektir. Yaptıkları işten korkan Amerikalı’lar, programın işlemini bitirmesine saatler kala Manastırdan kaçmayı başarıyolar. Ayarladıkları uçakla ülkelerine geri dönerken uçakta kurtulmuş olmanın sevinciyle konuşrlarken birden bir tanesi gözünü göğe dikiyor. Diğeri ne olduğunu anlamak için kafasını uzattığında gerçekle karşılaşıyor:
Yukarıda, tüm yıldızlar, teker teker sönüyordur.

Hikaye ne kadar naif değil mi? Şu an yazılabilecek küçük bir algoritmayla 3 dakikada çözülebilecek bir sorun, henüz elli sene öncesinde ne kadar da tahayyüllerin ötesindeymiş. Baudrillard’ın dediği gibi bilgisayarların evrenin sonunu getireceği gerçeğini şimdi daha katı temeller üzerinde yaşıyoruz.
Dünyanın sonu artık 3 dakika ötede.

Hiç yorum yok: