Felsefe, çevre, politika, futbol, mutlaka ama mutlaka sinema. Biraz ondan, biraz bundan, canı istedikçe çıkan blog. Hayata dair ama tabii ki bana ait. Evet, isyan!

Cuma, Mayıs 11, 2007

bir dakikalık

Bir Dakikalık Öyküler, Istvan Örkrny'nin kitabının adı. Kitap, adından anlaşılabileceği üzere kısa öykülerden oluşuyor. Kısa olmasına rağmen üzerinde düşündürten öyküler deyip oldukça basmakalıp bir tanıtım yapabilirdim ama lafı uzatmadan bir kıyak yapıp bir öyküsünü koymaya karar verdim:

Satış temsilcisi Jozsef Pereszlenyi, Wartburg (plaka numarası CO 75-14) marka aracını köşedeki gazete satıcısını önünde parketti.
“Bir tane bugünün Budapest Herald’ı lütfen.”
“Kalmadı.”
“O zaman dünkünü alayım!”
“Dünkü de yok ama yarınki var.”
"İçinde film rehberi var mı?”
“Hepsinde var.”
“Tamam, yarınkini ver öyleyse.”
Gazeteyi alıp arabasına yöneldi. Film rehberini buldu. Bir mühdet sonra methini çok duyduğu bir Çekoslavak filmi (Milos Forman’ın “Bir Sarışının Aşkları”nda karar kıldı. Film, Golgotha yolu üzerindeki Mavi Göl’de oynuyordu, ve bir sonraki matine ise beş buçukta başlıyordu.
Daha zamanı vardı. Ertesi günkü haberlere göz atmaya başladığında, satış temsilcisi Jozsef Pereszlenyi’nin, Wartburg marka aracı ile (plaka numarası CO 75-14) Golgotha yolu üzerindeki Mavi Göl sinemasına bir kaç metre kala hız limitini aşması yüzünden bir kamyonla çarpıştığını ve dikkatsiz şoför Jozsef Pereszleny’nin kazada öldüğü haberi gözüne çarptı.
“Pestilim mi çıkacak? dedi, kendi kendine.
Saatine baktı. Beş buçuk olmuştı bile.
Gazeteyi katlayıp cebine koydu, direksiyonun başına geçti. Golgotha yolu üzerindeki Mavi Göl sinemasına bir kaç metre kala hız limitini aşıp bir kamyonla çarpıştı. Zavallı adam cebinde ertesi günkü gazete ile öldü.

4 yorum:

twilightstrip dedi ki...

kamera mutfaga donuktur,
mutfak tezgahi bir pencere onundedir
jaluzisi cekilmis, pencere tamamen perdesiz ve tamaneb aciktir.
arkadan televisyonunun sesi ve isigi yansiyodur mutfaktaga.
bir kiz firindaki biseyleri kontrol ediyor
tv: haberler!
kiz firindakinin yanmakta oldugunnu farkeder.
tutacaklara uzanirken tazgahtaki sutu devirir.
Her yer sut,!, kiz bez aranir bulamaz, gomlegini cikarir, tezgahi silmeye baslar. ustsuzdur artik.
TV:" bilmemne caddesi, bisey apartmani 6. katta bir bayan kendini ustsuz teshir etmektedir"
Adres Kizin adresidir.
Kizimiz o dumanli firin, dokulen sut panigi icinde bir de duyduguna inanamaz ve cama yonelir, jaluziyi kapamak uzere. Fakat jaluzi takilmistir. kiz tezgaha cikar ve jaluziyi acmakla ugrasirken
(disarda ambulans sesleri)
TV: "son dakka haberi! bilmemne caddesi, bisey apartmani 6. kattaki ustsuz bayan biraz once camdan asagiya dustu, ambulanslar yolda"
Kiz jaluziyle bogusurken tv den gelen sesin soyledikleri karsisinda dengesini yititrir, camdan disari, asagiya duser...



bir norvec kisa filmiydi, kisa film festivalinde izledigim seneler once

serxan dedi ki...

bak merak ettim bu filmi şimdi.

twilightstrip dedi ki...

1998, yanlis degilse.
adini, yonetmenini..hicbirsey hatirlamiyorum:(

Adsız dedi ki...

taksim metro istasyonunda saat 00:20 yanımda bekleyen genç gülümseyerek
-kitap niye öyle dedi
kucağımda iki elimle sıkıca tutuğum yarısı küflenmiş gibi duran ıslak kalın kitaba bakarak
-kitabevini su bastı.
-postmodern gözüküyor
-!!!...